SEVDASIZ SOKAK
Sevdasız sokak
Ben artık sevdanın oturduğu sokaktan ayrıldım.
Geçmiyorum o sokaktan, bakmıyorum da pencerelerine.
Hatta aynı şehirde bile değiliz artık, gitmişim ardına bakmadan, sorma işte…
Sevda oturur mu oturmaz mı bilinmez ama, oturur yüreğimize biri sevdadan bahsetse.
İşte böyle gözüm, bu sinek küçük de değil, mide bulandırmakla yetinmiyor.
Mazimiz eskidir bizim sevdayla…
Ben kuşlardan da küçüktüm, bir gece vaktiydi aşk elimden tuttuğunda,
ve yalnız koyduğunda beni birazdan.
Bir kere mi hem de? Defalarca, defalarca…
Ama yıldırmadı beni bu koyuşlar,
her darbeden sonra ayağa kalkabilmeyi öğretti bana cebimdeki hacıyatmazlar.
Yağmur yağsa, uykum kaçsa…
Bir kuş konmasa da badi parmağıma, ağlardım ben yine bir başıma.
Hani deler ya; dokunsalar ağlarım, işte onun gibi bir şey kanka…
Ve ıslak köşesinde otururken camın, ayak seslerini duyar oldum anamın.
Geldi, dokundu omzuma. Ve dedi ki bana:
Sakın başını kaldırma, sevdadandır aldırma…
Beytullah BALCI
Ange Kommun, İsveç
17:11 / 01.03.2011